Anne Şehir Sağlıklı Yaşam programı kapsamında ilki İzmit Antikkapı'da gerçekleşen etkinliğe katılarak, hayat öyküleriyle insanlara ilham veren katılımcıların hikâyelerini dinleyen Başkan Büyükakın, Anne Şehir projesinin başarısının her geçen gün daha da belirginleştiğini ifade ederek, ''Projemizin topluma kattığı olumlu etkiler, doğru yolda ilerlediğimizi bir kez daha kanıtlıyor'' dedi.

Yoğun katılım ile gerçekleşen programda konuşan Başkan Büyükakın, "Konuğumuz Hülya Hanım, ‘Arınıyoruz' dedi. Buraya geldiğimizde spor yapmanın sağladığı bir avantaj var ama onun dışında bir arada bulunmanın, insanlarla ilişkide olmanın getirdiği, o katıldığınız ortamın size sağladığı başka faydalarda var. Gerçekten bir anlamda da arınma var. Başka hikâyeler de var. Hastalığımın ilerlemesi durdu diye öğrendim dedi bir başka hanımefendi. Gerçekten onu söylerken böyle sevinçle, hüzün yüzünde gitti geldi. Hem hüzünlüydü hem sevinçliydi. Aynı duyguları aynı anda yaşamak böyle bir şey. Sizi dinlerken yüzünüzde aynı anda bütün o hüznü endişeyi mutluluğu neşeyi hepsini gördüm. Yaptığımız işin ne kadar hayırlı bir iş olduğunu Anne Şehir programı kapsamında yaptığımız bütün etkinliklerde fark ediyorum. Yani yüzünüz gülüyor, gözleriniz gülüyor, burada olmaktan keyiflisiniz. Demek ki hayırlı bir iş yapıyoruz. Karagöz hanımefendi de, yeniden doğmak olarak niteledi. Yeniden doğmuş gibi hissediyoruz. Ayşe kardeşimiz de, ‘4 ayda 15 kilo verdim' dedi. Yani gerçekten muhteşem bir şey'' ifadelerini kullandı.

"DÜNYA'NIN GELECEĞİ KADINLARIN ELLERİNDE"

Başkan Büyükakın açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi; "Ana başka bir kavram. Mesela biz yurdumuza da ne diyoruz, Anavatan diyoruz. Niye baba vatan demiyoruz. Çünkü ana, analık başka bir anlam ifade ediyor. Kadınlar ana olduğunda erkeği adam edebiliyorlar. Onun için Türkiye'nin geleceği de, bu şehrin geleceği de, dünyanın geleceği de aslında sizin elinizde. Çünkü çocuğu terbiye eden, hak hukuk öğreten, kul hakkı öğreten, ahlak öğreten, değer öğreten anne. Bakın insanları eğitebiliyorsunuz, terbiye edebiliyorsunuz, terbiyeyi bir de okutabiliyorsunuz. 2 tane farklı şey var. Okuttunuz, okula yolladınız en güzel okullarda okuttunuz, ama terbiye edemediniz. Ahlakı yok, kırmızı çizgisi yok. Bir şeyi elde etmek için yapamayacağı hiçbir şey yok. O insan okudukça daha tehlikeli olur inanın bana. O insan okumayı da öğrendiklerinden dolayı bu dünya için, bu şehir için, bu toplum için daha büyük tehlike arz eder."

"SİZLER MUTLUYSANIZ, AİLENİZDE MUTLU OLACAK"

"Yine ilk konuşmacı dedi ki, merhamet başka bir şeydir. Merhameti öğreniyoruz. Merhameti çocuklarımıza öğrettiğimizde bu dünya yine bambaşka bir yer oluyor. Sizden bu programlara sahip çıkmanızı istiyoruz. Zaten biz de güzellikleri gördükçe programlarımızı yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Siz gelmeye devam edin biz programlarımızı çoğaltmaya devam edelim. Sizden beklentimiz de var. Bu topluma değerleri olan, bu millete, bu bayrağa sıkı sıkıya bağlı hayırlı evlatlar yetiştiriyoruz. Siz bunu yaptığınızda burası daha da güzel olacak. Ama bu programın ana merkezinde sizlerin mutluluğu var. Sizler mutlu olduğunuzda çocuklarınız ve ailenizde mutlu olacak."